Kışın sofranızdan eksik olmaması gereken 8 yiyecek

Sonbahardan kışa geçilen son günlerde, mevsimsel değişikliklere bağlı olarak düşen beden direnci herkesi hasta ediyor. Havaların soğumasıyla birlikte bağışıklık sistemini daha güçlü tutmak ve hastalıklara, bilhassa de gribal enfeksiyonlara yakalanma riskini azaltmak için sağlıklı ve kâfi beslenmek gerektiğini belirten Anadolu Sıhhat Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, “Soğuk havalarda bedenin güç gereksinimi artıyor ve bu artan gereksinimi karşılamak için kolay karbonhidratlar tercih etmek yerine bağışıklığı güçlendiren kış meyveleri, kış zerzevatları, yumurta, balık, kırmızı et, tavuk, hindi üzere proteinler, yoğurt-kefir üzere fermente süt eserleri ve lif oranı yüksek bağırsak dostu yulaf yahut kuruyemiş tüketmek önemli” dedi.

Derya Eren, kış aylarında hastalıklara karşı güçlü bir savunma sistemi oluşturacak 8 besini şöyle sıraladı:

• Yumurta: Anne sütünden sonra en kaliteli protein içeriğiyle bilinen yumurta birebir vakitte birçok vitamin haricinde lutein, zeaksantin ve kolin içeriğiyle de güçlü bir bağışıklık sistemi oluşumunda tesirli. Günde 1-2 adet yumurta, kahvaltı seçenekleri haricinde akşam yemeklerinizde de menemen olarak da tercih edilebilir.
• Balık: Yüksek oranda omega 3 ve fosfor içeren balık yeterli bir protein kaynağıdır. Omega 3 ve fosforun yanında A, D, E vitaminleri, iyot, selenyum ve çinko da içeren balık, bağışıklık sistemini desteklediği için kış aylarında kesinlikle haftada en az 2 gün sofralarda yer almalı.
• Kuruyemişler: Ceviz, fındık ve badem üzere kuruyemişler E vitamini bakımından çok güçlü. E vitamini ise düzgün bir antioksidan olması sebebiyle bağışıklık sistemimizin güçlenmesine değerli katkılar sağlar. Günlük 2 ceviz yahut 10-15 adet çiğ badem yahut fındık tüketimi bağışıklık sistemini takviyeler.
• Kök sebzeler: Kırmızı pancar, havuç, turp ve tatlı patates üzere kök sebzeler yüksek oranda A vitamini içerir. A vitamini bağışıklık sistemini güçlendiren ve birebir vakitte iltihap önleyici tesiri bulunan bir vitamindir. Bilhassa teneffüs yolu enfeksiyonlarına yönelik güçlü bir savunma kaynağıdır. Bedenimiz A vitamini üretemediği için dışarıdan besinler yardımıyla alınmalı.
• Nar: Yüksek lif ve düşük kalori içeriğine sahip olan nar, tıpkı vakitte güçlü bir antioksidan kaynağıdır. C vitamini, A vitamini, folat ve flavanoidler içeriği sayesinde bağışıklık sistemimiz için büyük kıymet taşır. Nar, bol rokalı kış salatalarında ana yemek ile yahut yoğurda eklenerek orta öğün olarak haftada 3-4 gün tüketilebilir.
• Kivi ve portakal: Vücut direncini arttıran, toksinlerin bedenden atılmasını sağlayan, vücudun zinde kalmasına yardımcı olan ve bağışıklık sitemini güçlendiren C vitaminini yüksek oranda barındıran kivi ve portakal tüketimine ihtimam gösterilmeli. Tıpkı vakitte E vitamini de içeren kiviyi günde 1 adet tüketerek günlük C vitamini gereksinimi ortalama olarak karşılanabilir.
• Yulaf: İçeriğindeki beta glukan sayesinde yulaf, sindirim sisteminin sistemli çalışmasını sağlayarak bağışıklık sitemine katkı sağlıyor. Tıpkı vakitte bedenin karbonhidrat gereksinimini da sağlayarak tokluk hissi oluşumuna da takviye oluyor.
• Karnabahar: Karnabahar, C vitamini içeriğinin yüksek olması dışında glukozinolat ve izotiyosiyanat içeriğiyle de güçlü bir antioksidan kaynağıdır. Karnabahar bedeni enfeksiyonlardan koruyarak güçlü bir savunma düzeneği oluşturur. Bununla birlikte karotenoid ve flavanoid içeriği sayesinde birtakım kanser cinslerine karşı gözetici tesir de gösterir.