Dolar 34,0137
Euro 38,0407
Altın 2.829,67
BİST 9.975,61
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 26°C
Hafif Yağmurlu
Bursa
26°C
Hafif Yağmurlu
Cum 23°C
Cts 24°C
Paz 24°C
Pts 26°C

Gemlik Avarız Vakfı Çeşmesi Tarihin İzinde Bir Su Kaynağı.

Gemlik Avarız Vakfı Çeşmesi Tarihin İzinde Bir Su Kaynağı.
9 Eylül 2024 19:44
A+
A-

Gemlik’in tarihine sessiz ama etkileyici bir tanıklık eden Gemlik Avârız Vakfı Çeşmesi, sadece bölgenin kültürel mirasını değil, Osmanlı İmparatorluğu’nun sosyo-ekonomik yapısını da gözler önüne seriyor. 19. yüzyıl sonlarına tarihlenen bu etkileyici yapı, adını Osmanlı Dönemi’nin köylü vergi sistemi “Avârız”dan alarak, hem tarihi derinliği hem de kültürel önemiyle bölgenin en kıymetli hazinelerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Çeşmeyi anlatmaya geçmeden önce akıllara gelen sorunun cevabını verelim: Avârız nedir?

Avârız, Osmanlı maliyesinde bir vergi terimidir. Avârız Vakfı ise, bir köy veya mahalle halkının ödemekte güçlük çektiği avârız, kürekçi bedeli ve diğer ihtiyaçlarına sarf edilmek üzere kurulmuş olan akar ve para vakfıdır. Başlangıçta bu vakıflar, doğrudan avârız vergisi ve örfî yükümlülüklerin karşılanmasına ayrılmıştı. Ancak zamanla, avârız vergileri toplama uygulamasının önemini kaybetmesiyle vakıf gelirleri köy veya mahalle heyetlerinin kararlarına göre kullanılır hale geldi. Bu gelirler, halkın karşılaştığı yangın, deprem, su baskını, salgın hastalık gibi afetlerde, fakir, dul ve yetimlerin ihtiyaçlarında, kimsesiz kızların evlendirilmesinde, sahipsiz cenazelerin masraflarında ve iş hayatına atılanların sermaye ihtiyacında kullanıldığı gibi, ayrıca su yolu, kaldırım, sıbyan mektebi tamiri gibi amme hizmetleri için de harcandı. Zamanla avârız vakfı, “avârız akçesi” ve “avârız sandığı” olarak da adlandırılmıştır.

Gemlik Avârız Çeşmesi de avarız geliri ile yapılmıştır. Yalnızca bir su kaynağı değil, aynı zamanda Osmanlı döneminin sosyal ve kültürel mirasını yaşatan önemli bir yapıdır. Bu tarihi çeşme, hayırseverlik ve toplumsal dayanışma ruhunu yansıtarak geçmişle günümüz arasında anlamlı bir köprü kurar. Her bir taşında tarihimizin derinliklerinden bir kesiti barındıran çeşme, adeta geçmişin sessiz anlatıcıları olarak kalmaya devam eder. Her ziyaretçi, bu tarihi yapıya bakarken yalnızca bir mimari esere değil, aynı zamanda bir dönemin ruhuna da dokunmuş olur.

Çeşme’nin özelliklerine gelecek olursak, Gemlik Avârız Vakfı Çeşmesi’nin tasarımı sade ama etkileyici bir estetik anlayışını gözler önüne seriyor. Çeşmenin dikdörtgen gövdesi, minimalist bir zarafet sunarken, ön kısmındaki suyun aktığı mermer kaplama zarif bir kemerle taçlandırılmış. Bu yuvarlak kemer, kırmızımsı taş kullanımıyla öne çıkarak çeşmenin diğer bölümlerinden belirgin bir şekilde ayrılıyor. Bu dikkat çekici detay, hem estetik hem de işlevsel açıdan mükemmel bir uyum sağlıyor ve dönemin mühendislik bilgisini ustaca yansıtıyor.
Çeşmenin yapımında kullanılan taş ve mermer, ona hem dayanıklılık hem de estetik bir çekicilik kazandırıyor. Duvarlarda farklı renklerdeki taş bloklar, çeşmeye göz alıcı bir görünüm sunup çevresiyle doğal bir uyum sağlıyor. Üst kısmında yer alan küçük kiremit çatısı ve sade ahşap kirişleri, Osmanlı mimarisinin zarif detaylarını yansıtırken, hem yapı mühendisliği açısından hem de estetik açıdan zarif bir tamamlayıcı rol oynuyor böylece çeşme tarihî ve kültürel değerini koruyarak günümüze kadar varlığını sürdürüyor.


Günümüzde çeşmenin üzerinde biriken yazılar ve grafitiler, bakımının ihmal edildiğini ve zamanla tahrip olduğunu gösteriyor. Ayrıca, birkaç parça seramiği kırılmış olan çeşme, eski ihtişamını kaybetmiş ve tarihî değeri zedelenmiştir. Bu manzara, kültürel miraslarımızın ne kadar hızlı yok olabileceğini ve bu sürece nasıl etki edebileceğimizi gözler önüne seriyor.

Sahi, kaçımız bu çeşmenin önünden geçerken ne zaman yapıldığını merak ettik? Adının ne olduğunu biliyor muydunuz? Hiç çevrenizdekileri, geçmişimizden gelen bu değerli yapıyı korumak için uyarma gereği duydunuz mu? Gemlik’te olan kültürel miraslarımız birer birer elimizden kayıp gidiyor ve biz sadece buna seyirci kalıyoruz. Her geçen gün, tarihî değerlerimiz daha fazla aşınmakta, yok olmakta.

Kültürel miraslarımızı korumak, geçmişimizle olan bağımızı güçlendiren önemli bir görevdir. Gemlik Avarız Çeşmesi, hem mimarisi hem de işlevselliği ile bu bağın derinliğini hatırlatıyor. Günümüzde kullanılmayan bu sessiz anıt, kültürel mirasa sahip çıkmanın önemini vurgulayan bir simge olarak öne çıkıyor. Bu yazı, tarihi yapıyı tanıtmanın ötesinde, mirası koruma konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Geçmişin bize bıraktığı bu sessiz anıtlar, tarih parçası olmanın ötesinde kültürel değerlerimizi yaşatmanın ve geleceğe aktarmanın sembolleridir. Bu yüzden, bu tür yapıları korumak, bireysel ve toplumsal bir sorumluluk olarak karşımızda duruyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.