Ne yapmak Gerekir?
Hemen hemen her gün,işçi kardeşlerimden mesajlar alıyorum.Her gün görüştüğüm,telefonlaştığım,aileleriyle tanıştığım emekçi kardeşlerim var.Kendi çocuğum gibi,kendi yeğenim gibi hissettiğim işçi çocukları var.
Bayram nedeniyle işçi kardeşlerim,abilerim aradılar.Mesaj attılar. Konuştuk,yazıştık,bayramlaştık.
Biz artık bir bütün olduk.Yaşadıkları haksızlık ve bu haksızlığın sebep olduğu acılar bizi birleştirdi,bütünleştirdi.
Haksızlıklar,mağduriyet ve acılar bizi bir araya getirdi,kenetledi.
Onlarla hemen hemen her gün görüşüyorum.Yerel seçim oldu bitti.Belediye başkanları değişti.Belediye şirket işçilerinin korkulu rüyası başladı.
Her seçim döneminde olduğu gibi, yeni gelen başkan işten çıkarma yapacak mı ? sorusu işçilerin uykusunu kaçırmaya başladı.
Evet dostlar, belediye şirket işçilerini işten çıkarmaya başladılar. Hemde bayram üstü demeden,bayram demeden işçiler işten çıkarıldı. Çıkarılmaya devam ediyor.
Bugün ismi Ahmet olan bir emekçi kardeşim yazdı. “ Özge Hanım mağduruz. Ne yapmak gerekir ? Yemin ederim mağdur durumdayım.” Mesaj bu kadar.
Ah! Ahmet,kardeşim. Biliyorum mağdursun. Biliyorum! Yemin etme. Sana inanıyorum. Senin ‘ne yapmak gerekir ?’ dediğin yerde ben yutkunamadım. Gözlerim dolu dolu.
Bu bayram içimiz kan ağlıyor.
Bu şekilde kaç mesaj aldım bir bilseniz.
İşçileri mağdur ettiniz!
İşçileri çaresiz bıraktınız!
İşçilerin emeğini yok saydınız!
Kaç aile sizin yüzünüzden bayrama buruk girdi umurunuzda mı ?
Ahmet’in ‘Ne yapmak gerekir’ dediği yerde göz yaşım yanağımdan süzüldü. Çaresiz hissettim. Hemen gelip çözüm bulup yarasını saramadığım için çaresiz hissettim. ’
Ahmet, savaşacağız!
Sen hakkını alana kadar savaşacağız!