Babacan; ” Biz Ülkeyi Yönetmeye Talibiz!”

ALİ BABACAN’DAN DİKKAT ÇEKEN AÇIKLAMALAR: “BİZ ÜLKENİN TAMAMINI YÖNETMEYE TALİBİZ”

DEVA lideri, AK Parti’yle diyalog, geçmişteki ayrılık süreci ve ekonomi iddialarına net yanıt verdi

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, son günlerde kamuoyunda sıkça gündeme gelen sorulara açıklık getirdi.
Babacan, AK Parti’den olası bir görüşme talebine, yeniden dönüş iddialarına ve ekonomi yönetimiyle ilgili söylentilere ilişkin net ifadeler kullandı.

“SİYASETTE DİYALOG OLMALI, AMA İŞBİRLİĞİ BAŞKA BİR KONU”

Ali Babacan, siyasi partiler arası diyalogun önemine dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı:

“Siyasi partiler arasında konuşabilmek, fikir alışverişinde bulunabilmek demokrasinin gereğidir. Biz kimseye karşı kategorik bir tutum içinde olmadık. Geçmişte CHP dahil olmak üzere birçok partiyle çalıştık. Ancak diyalog başka, işbirliği başka bir meseledir.”

Babacan, siyasetteki keskin kutuplaşmanın Türkiye’ye zarar verdiğini belirterek, DEVA Partisi’nin “bağımsız, ilkeli ve yapıcı siyaset anlayışını” sürdürdüğünü vurguladı.

“AK PARTİ KURULUŞ DEĞERLERİNDEN KOPTU”

Babacan, AK Parti’den ayrılışının kişisel nedenlere dayanmadığını belirterek partinin kuruluş felsefesinden uzaklaştığına işaret etti:

“AK Parti’nin 2001’de savunduğu adalet, hukuk, liyakat, istişare ve yolsuzlukla mücadele gibi temel ilkeler, zamanla rafa kaldırıldı. Benim ayrılışımın kök sebebi tam olarak budur. Partinin gidişatı, o dönem savunduğumuz değerlere ters düşmeye başladı.”

Babacan, partide adalet ve ehliyetin yerine sadakatin öne çıktığını, karar alma süreçlerinde istişarenin ortadan kalktığını ve yolsuzlukla mücadelede irade eksikliği yaşandığını belirtti.

“AK PARTİ’YE DÖNMEK GİBİ BİR GÜNDEMİM YOK”

Son dönemde Babacan’ın yeniden AK Parti’ye dönebileceğine ilişkin tartışmalara da net bir yanıt geldi:

“Ben AK Parti’nin 73 kurucusundan biriyim. Kuruluş programının altına bugün de imzamı atarım, çünkü o ilkeler doğruydu. Ama mesele o ilkelerden uzaklaşılmış olmasıdır. O ilkeleri terk eden bir yapıya dönmek gibi bir niyetim yok.”

Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ya da parti yönetiminde “değişim iradesine dair bir işaret” görmediğini vurguladı:

“Sorunların farkında olduklarına dair en küçük bir emare yok. Bu şartlarda geri dönmek, ilkelerimize ihanet olur.”

“BİZE GÖREV BİÇENLER YANILIYOR: BİZ SADECE EKONOMİYE DEĞİL, TÜM ÜLKEYE TALİBİZ”

Ekonomi yönetiminde yeniden göreve getirileceği yönündeki iddialara da değinen Babacan, oldukça sert konuştu:

“Bu günlerde yine bize görev biçenler çoğaldı. Dedikodunun bini bir para. Önce şunu anlamaları lazım: Biz yalnızca ekonomiye değil, bu ülkenin yönetiminin tamamına talibiz. Çünkü ülkeyi yönetmeye en hazır kadro bizde.”

Babacan, DEVA Partisi’nin devlet yönetiminin tüm alanlarında kapsamlı reform vizyonuna sahip olduğunu, sadece geçmişteki ekonomi başarılarıyla değil, demokratik değerlerle de fark yaratmak istediklerini belirtti.

“2019’DA KENDİ İRADESİYLE AYRILDI”

Babacan’ın AK Parti’den ayrılış süreci 2019 yılında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığı birebir görüşmenin ardından gerçekleşti.
Partiden ihraç edilmediğini vurgulayan Babacan, ayrılık kararını kendi inisiyatifiyle aldığını söyledi.

ERDOĞAN NE DEMİŞTİ? “ÜMMETİ BÖLERSEN VEBALİ BOYNUNA OLUR”

Ali Babacan’ın partiden ayrılmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuyla ilgili gazetecilere şu açıklamayı yapmıştı:

“Babacan’a farklı görevler teklif ettim. ‘Ümmeti bölersen vebali boynuna olur’ dedim. Ama kendi yolunu seçti.”

Bu ifadeler, Babacan’ın ayrılığının yalnızca siyasi değil, ideolojik ve ilkesel bir kopuş niteliği taşıdığını da gösteriyor.

“İKİ KUTUPLU SİYASET ÜLKEYE ZARAR VERİYOR”

Ali Babacan, Türkiye’nin uzun süredir “iki kutuplu siyaset” anlayışına mahkûm edildiğini belirterek şunları söyledi:

“Toplum, iktidar ve muhalefet arasında sıkışmış durumda. Bu tablo, demokrasinin zenginliğini yok ediyor. Türkiye’nin yeni bir dil, yeni bir üslup ve yeni bir siyaset tarzına ihtiyacı var. Bizim mücadelemiz tam olarak budur.”

SONUÇ: “İLKE SİYASETİNDEN TAVİZ YOK”

Babacan’ın açıklamaları, Türkiye’deki siyasi eksenin yeniden şekillendiği bir dönemde “ilke siyaseti” vurgusunu öne çıkarıyor.
Kurucu kimliğiyle AK Parti’nin geçmişte savunduğu değerlere sahip çıkan Babacan, bugünün siyasetinde “sadakat değil liyakat”, “itaat değil istişare”, “kutuplaşma değil uzlaşma” mesajını yineliyor.

Haber Özeti:

• Ali Babacan: “AK Parti’den ayrılışım kişisel değil, ilkeseldi.”

• “Ne Erdoğan’da ne AK Parti’de değişim iradesi görüyorum.”

• “Bize yalnızca ekonomi değil, ülkenin tamamı için görev biçiliyor.”

• “Türkiye iki kutuplu siyasete mahkûm edilmemeli.”