Tarihi Tahtakale Çarşısı’nda İsyan Büyüyor: Turizmin Kalbi Parsellenmiş Durumda!

UNESCO tarafından restore edilerek Bursa’ya kazandırılan, kültürle yoğrulmuş Tarihi Tahtakale Çarşısı, bugün adeta bir işgal altında. Son yıllarda hızla yayılan çay ocağı görünümlü “çay bahçesi” istilası, çarşının tarihi ruhunu boğarken, yerel esnafı nefessiz bırakmış durumda.
Tahtakale esnafı artık susmuyor.
Çay ruhsatıyla girilen dükkânlar, masa ve taburelerle tarihi alanı parselleyerek, sanatın, emeğin, kültürün önünü kesiyor. Asırlık zanaatlarla uğraşan sanatçılar; hat ustaları, ebru ve tezhip sanatçıları, saatçiler, oyma sanatçıları, antikacılar ve gümüşçüler, adeta çay tepsilerinin ve plastik sandalyelerin gölgesinde yok ediliyor!
Bu utanç verici tablo yalnızca estetik değil, aynı zamanda kanuni bir skandaldır.
2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 14. maddesi açıkça diyor: “İzinsiz işgaller zabıta tarafından önlenir.”
23. madde daha da net: “Belediyeler, tarihi mekânlara zarar verenleri engellemekle yükümlüdür.”
Peki, bunlar uygulanıyor mu?
Hayır!
Şikâyetler ya duymazdan geliniyor ya da göstermelik denetimlerle geçiştiriliyor. Günü kurtaran, ama geleceği yok eden bu ilgisizlik, esnafı yalnızlığa ve çaresizliğe itmiş durumda.
Girişler daraltıldı, kültürel dolaşım boğuldu!
Özellikle batı cephesindeki girişler tamamen masa ve taburelerle kapatılmış. Turistler, aileler, ziyaretçiler çarşıya giremiyor. Güney cephesinde ise aktif bir giriş yok! Yani çarşı fiziksel olarak da bir ticari çıkar lobisinin esiri haline gelmiş durumda.
Sanat değil, semaver kazanıyor!
Yapılan bu sözde “çay ocağı” düzeni, Tahtakale’nin kadim ruhunu, sanatsal hafızasını ve kültürel dokusunu sistematik olarak silmeye çalışıyor. Sanatçının, ustanın, zanaatkârın değil; plastik sandalye tacirlerinin sesi çıkıyor.
Tarihi Tahtakale Esnafı artık isyanda!
Ortak imzalı bildiride çarşı esnafı şunu açıkça söylüyor:
“Zabıta görevini yapmıyor, belediye sessiz kalıyor, tarihi değerlerimiz rant uğruna göz göre göre yok ediliyor. Bu bir talandır, bu bir kültürel kıyımdır!”
Osmanlı mirası göz göre göre çökertiliyor!
Osmangazi Belediyesi ve Zabıta Amirliği’ne acil görev çağrısı yapan esnaflar, işgalleri kaldıracak ciddi ve sürekli bir müdahale talep ediyor. Tek istekleri: Tarihi alanın gerçek sahiplerine, yani sanatçılara ve esnafa geri verilmesi!
“Masa değil sanat büyüsün!”
Tarihi Tahtakale Çarşısı’nda yaşananlar, yalnızca bir belediyecilik zafiyeti değil; Bursa’nın kültürel kimliğine karşı işlenmiş organize bir suçtur.
Ve bugün susulursa, yarın Tahtakale sadece bir “çay bahçesi mezarlığı” olarak anılacaktır.
Tarihi Tahtakale Çarşısı sahipsiz değildir!
Ve Bursa halkı bu sessiz kıyımı asla affetmeyecektir.