Sedat Hastürk: “Vicdanın İflası, Halkın İsyanı”

Emekli ve Emekçiler Dernekleri Federasyonu (EMEDFED) Siyasi Partilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, Bursa Emekli ve Emekçiler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Bursa Kent Konseyi Emekliler Çalışma Grubu Temsilcisi Sedat Hastürk, yaptığı çarpıcı açıklamada siyasetin vicdanını kaybettiğini ve halkın isyanının büyüdüğünü söyledi.
Hastürk, siyasetçinin en büyük gücünün iktidardan değil, vicdandan ve sahip olduğu ahlaki üstünlükten geldiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Yıllarca halkın yanında duran, dürüstlükten ve mütevazılıktan beslenen bu güç, bugün vicdanını yitirenlerin elinde bir aldatmacaya dönüşmüştür. Siyasete girerken kısa yoldan zenginleşmeyi, makam ve mevki kapmayı hedefleyenler, halkın yokluğunu görmezden gelen bir anlayışı dayatmaktadır.”
“Halk açlıkla boğuşurken, vekiller sefahat içinde”
Hastürk, toplumun içine sürüklendiği sefalet tablosunu şu sözlerle anlattı:
“Halk açlıkla pençeleşirken, vekiller camları buğulu lüks araçlarda şoförleriyle geziyor. Asgari ücretle yaşayan bir emekli, ilacını alamamanın çaresizliğiyle kıvranırken, milletvekillerinin maaşlarına yapılan zamlar ve ‘yakacak yardımı’ adı altında verilen ek ödenekler bu sefaletin üzerine tuz basmaktadır.”
Bir zamanlar “halkın temsilcisi” olduğunu iddia eden siyasetçilerin, iktidara gelir gelmez bireysel çıkarlarını öncelediklerini belirten Hastürk, paylaşımcı ve dürüst insanların önünü kesen bu anlayışın aslında kendi sonunu hazırladığını ifade etti.
“Tarih hırsızları yazdı, yine yazacak”
Hastürk, tarihin halkın çıkarını kişisel hırslara kurban edenleri defalarca mahkûm ettiğini hatırlatarak şunları söyledi:
“Bugün siyaset, koltukların para karşılığı satıldığı, rüşvetin makam pasaportu olduğu bir düzen haline gelmişse, orada ahlaki üstünlükten söz etmek imkânsızdır. Bir örgüt, para, şatafat ve rüşvetle anılmaya başladığı anda halkın gözündeki güvenini kaybeder. Bu güven bir kez yıkıldığında, geriye sadece çürüme kalır.”
“Halkın öfkesi sel gibi büyüyor”
Toplumun derinlerinde biriken öfkeye dikkat çeken Hastürk, bu birikimin kaçınılmaz bir isyana dönüşeceğini vurguladı:
“Halkın öfkesi büyüyor. Bu öfke, yeraltı suları gibi sessizce birikiyor ve bir gün bütün kirli hesapları, yalanları, rüşveti ve israfı alıp götürecek bir sele dönüşecektir. O selin önünde ne sağcı, ne solcu, ne de kendini demokrat diye tanıtan fırsatçılar durabilecektir.”
“Onur bizim, hak bizim”
Konuşmasının sonunda halkı mücadeleye çağıran Hastürk, sözlerini şu sert mesajla noktaladı:
“Lüks onların olsun, onur bizim. Makam onların olsun, hak bizim. Unutmayın, onların konforu sizin emeğiniz, sizin sessiz çığlığınız ve sizin rızanız üzerine inşa ediliyor. Ve siz rızanızı geri çektiğiniz an, o konforun temeli çöker. Halk, kendi yolunu açar. Ve açacaktır.”