Memur-Sen’e Sert Suçlama: “8 Dönemdir Öğretmenin Ekmeğini Masada Peşkeş Çekiyorlar”

Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Özkan Rona, toplu sözleşme sürecine ilişkin sert bir açıklama yaparak, Memur-Sen’i öğretmenlerin haklarını savunmak yerine yıllardır işverenin çıkarlarını korumakla suçladı. 2012’den 2025’e uzanan 13 yıllık süreçte ek ders ücretlerinin alım gücündeki erimeyi “utanç tablosu” olarak nitelendiren Rona, “Ekmeğimizden elinizi çekin, emeğimizin hakkını verin” dedi.
“Tarihi kazanım” diye sunulan kayıplar
Rona, 2012’den bu yana yapılan 8 toplu sözleşme döneminde Memur-Sen’in, masada öğretmeni temsil etmediğini belirtti:
“Her dönemde ‘tarihi kazanım’ diye sunulan zamlar, enflasyon karşısında eridi. Öğretmenin cebine giren para değil, işverenin yükü azaldı. Bu, sistematik bir değersizleştirme sürecidir.”
Ekmeğin masadaki hikâyesi: 15’ten 9’a düşüş
2012’de bir saatlik ek ders ücretiyle 15 ekmek alınabilirken, bugün bu sayının 9’a düştüğünü söyleyen Rona, “Bu sadece alım gücünün değil, yaşam hakkımızın küçüldüğünün göstergesidir. Masada ‘uzlaşı’ adı altında imzalanan her sözleşme, soframızdaki ekmeği küçültmüştür” dedi.
Altın karşısında emeğin çöküşü
2012’de bir gram altın almak için 13 saat ek ders yeterliyken, bugün bu sürenin 32 saate çıktığını belirten Rona, “Öğretmenin emeğinin değeri, altın karşısında yarı yarıya erimiştir. Altın, bu çöküşün aynasıdır; ekmek ise bu ihanetin simgesidir” ifadelerini kullandı.
“Memur-Sen işverenin masasında oturuyor”
Rona, Memur-Sen’in “refah payı”, “seyyanen zam” ve “mutabakat” gibi süslü kavramlarla öğretmenin lokmasını küçülttüğünü savunarak, “Bu sendika, 13 yıldır işverenin masasında oturuyor. Öğretmenin hakkını değil, hükümetin mali planını koruyor” dedi.
“Ekmeğimizden elinizi çekin” çağrısı
8. kez toplu sözleşme masasına oturan Memur-Sen’in kayıpları telafi etme iradesine sahip olmadığını söyleyen Rona, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Öğretmenin ek ders ücreti artık bir ücret değil, emeğimizin değersizleştiğinin en net göstergesidir. Soframızdan ekmeğimizi çalanlara, emeğimizi yıllar içinde değersizleştirenlere sesleniyoruz: Ekmeğimizden elinizi çekin, emeğimizin hakkını verin!”