8 Mart Gemlik’te coşkuyla kutlandı.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü sebebi ile Gemlik Kadın Platformu ve Birleşik Metal-İş Kadın Komisyonu ortak bir etkinlik düzenledi.
Gemlik Taş Köprü’de toplanan kadınlar,Gemlik İskele Meydanı’na kadar yürüdüler.Şarkılar söyleyerek yürüyen coşkulu gurup;sloganlar atarak kadınların hak ve özgürlüklerine dikkat çektiler.
Gemlik İskele Meydanı’nda son bulan yürüyüşten sonra basın açıklaması yapıldı.
Basın açıklamasını tüm kadınları temsilen Gazeteci Yazar Özge Demir yaptı.
Demir yaptığı açıklamada : “1857 yılında kadınların toprağa attığı tohumun, yüzyıllardır yürüttüğu
Özgürleşme mücadelesinin,ortak ve eşit bir gelecek kurma talebinin ürünü olan 8 Mart Dünya Emekçi kadınlar gününde ölen emekçi kadınlarımızı saygıyla anıyoruz.
Ülkemizde ve dünyada yüzyıllardır kadına ve LGBT bireylere yönelik sürdürülen hak gaspı ve yok sayma politikaları halen devam etmektedir.
Kadınlar ve LGBT bireyler şiddete, açlığa ve ekonomik yoksulluğa karşı mücadele ederken,iktidarın cezasızlık politikaları ve iyi hal indirimleri yüzlerce kadının ve LGBT bireyin, erkekler tarafından katledilmesine ve binlercesinin şiddete maruz bırakılmasına neden olmaktadır.
Şunu asla unutmamalıyız ki kadın, emeğinin karşılığını aldığında, toplumda hak ettiği yeri bulduğunda, ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmekten kurtulduğunda,hak ve hürriyetlerini tamamen kazandığında, ait olduğu değeri bulduğunda bu dünya huzuru bulur,kurtuluşa erer. Çünkü; Yeryüzünde var olan herşey,herkes bir kadının emeğiyle yaşar,büyür,güzelleşir,olgunlaşır.
Kadınların örgütlü gücünden ve mücadelesinden korkan iktidar, yaşamın her alanında olduğu gibi kadını siyaset alanında politikada dışına iterek “makul kadın” haline getirmeye çalışmaktadır.
Kimisi kaç çocuk doğuracağımıza, nasıl giyineceğimize, saat kaçta sokakta olmamız gerektiğine dair fikir beyan ederken, kimisi nerede çalışacağımıza ve siyaseti ne ölçüde yürüteceğimize dair sınırlar belirlemeye çalışmaktadır. Bizler ise yaşamın her alanında var olmaya devam edeceğimizi ve bize çizilen sınırları ve rolleri kabul etmeyeceğimizi bir kez daha haykırmak istiyoruz.
Şunu asla unutmamalıyız bazı haklarımız için birileri tarafından bedel ödendi ve ödeniyor.Bunlara sahip çıkmalıyız.
Bir zamanlar nüfus sayımında mal olarak görülen biz kadınlar;altın tepside sunulmayan bedel ödeyerek kazanılmış haklarımıza sahip çıkmak zorundayız.
Selam olsun sırtında dünyayı taşıyan kadına !
Selam olsun göğün yarısına!
Selam olsun kavganın gülen yüzüne!
Selam olsun Gül olana gül kokana.
Zalime zulme siper olan kadına!
“Emekçi kadınlara”
Selam olsun.” diyerek sözlerine son verdi.