Sağlık
Tongar’dan anne ve babalara önemli tavsiyeler

Yazar Hatice Kübra Tongar, Çayırova 4. Kitap Günleri kapsamında, sevenleriyle bir araya geldi. Tongar, çocuk yetiştirme noktasında anne ve babalara önemli tavsiyeler verdi.
KOCAELİ (İGFA) – Çayırova 4. Kitap Günleri’nin dokuzuncu gününde Yazar Hatice Kübra Tongar, Çayırovalı kitapseverlerle buluştu.
Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde gerçekleşen söyleşiye Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi ve çok sayıda Çayırovalı katılım gösterdi. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Başkan Çiftçi, “Bir kitap fuarının daha sonlarına maksadına ulaşmış bir şekilde geldik. Bizim kitap günleri kapsamında yaptığımız etkinliğin birçok sebebi var. İlk önce 2019 yılında gerçekleştirdik. Kitap fuarımızın ilkini gerçekleştirdiğimizde acaba nasıl olacak, ilgi duyulacak mı endişelerimiz vardı. Daha ilk sene düzenlediğimiz kitap fuarına yaklaşık 50 bin kişi ziyaret etti. En son geçtiğimiz sene bu sayıyı biz iki katına çıkardık. Bu sene de sayı her geçen gün artıyor. Bu Çayırova’da yaşayan kardeşlerimizin kitap okuma konusunda hassas olduğunu gösteriyor.
“BİZLERE AYRI BİR UFUK AÇIYORLAR”
Her defasında birbirinden değerli yazarlarımızı davet ediyoruz ve söyleşiler gerçekleştiriyoruz. Bize ayrı bir ufuk açıyorlar. Hanımefendiler özellikle ilgi gösteriyor. Biz araştırmak ve okumakla mükellefiz. Kitap fuarlarını önemsiyoruz. Şehri imar ederken, neslin ihyası çok önemli. Biz gençlerimize ne verirsek, çocuklarımız ve gençlerimiz de onu yansıtıyor. Bulunduğumuz binanın üst katında 2 bin 500 metrekare kitap kahve yaptık. Akse’de bir kitap kahve açtık. Hatice hanım sağolsun bizi kırmadı bugün buraya geldi.
Bizim birçok sorumluluğumuz var. Rabbimize hamd olsun bizi Müslüman yarattı. Peşinden bir lütufta daha bulundu ve bizi bu güzel coğrafyada Türkiye’de yarattı. Gazze’de yavrularımız katlediliyor, zulüm var. Sorumlu olduğumuz kişileri bilgilendirmemiz gerekiyor. Dua edeceğiz, fiili olarak mücadele edeceğiz ve sorumluluklarımızı yerine getireceğiz. Bizim başımızda yapılması gerekenleri yapan bir Cumhurbaşkanımız var. Sayın Cumhurbaşkanımız Gazze’de yaşananlarla alakalı yapılması gerekenden fazlasını yapıyor. Biz neredeyiz, neyiz, kimiz, hayata nasıl bakmalıyız, kültürel kodlarımızın muhafazası için bu programları çok önemsiyoruz. Biz belediyesiyle, eğitim öğretim kurumlarıyla, ailesiyle her zaman dertlenmeliyiz. Sizin buraya gelmeniz dertli olduğunuzu gösteriyor. 4. Kitap Günleri’ne halkımız kendisi sahip çıktı” ifadelerini kullandı.
“ÇOCUKLARIMIZA HAYAT AMACI OLARAK NE KOYUYORUZ”
Çiftçi’nin akabinde kendisini dinlemeye gelen Çayırovalılara hitap eden Hatice Kübra Tongar, “Gazze’deki çocukların bir ülküsü var ve o küçücük yaşta o bilinçle büyümüşler. Bizim çocuklarımızın bir ülküsü var mı? Biz onların önüne hayat amacı olarak ne koyuyoruz. Yeni meslekler artık ortaya çıkıyor. Youtuber olmak artık gençler için bir meslek haline geldi. Dijital bir çağdayız ve bu mecralar kullanılıyor. Bu mecralarda hayır bir içerik üretiyor olmak hayırlı bir şey olabilir. Ama gençlere soruyorum para kazanalım da ne içerik üretirsek üretelim diyorlar. Amaç para olunca saçma sapan içerikler ortaya çıktığını görebiliyoruz. Gençlere ülkü vermek, hayatın amacını vermek çok önemli. Ben niye yaşıyorum sorusunun bir cevabı olacak. Herkes kendi becerisi doğrultusunda ne yaptım ben diyebileceği bir konusu olmalı. Para kazanmanın amaç değil, araç olduğunu çocuklarımıza öğretelim. Herkes hakkıyla zekat verse fakir diye bir şey kalmayacak. Önemli olan zenginliği hayra kullanmak. Müslüman zengin olunca paylaşıyor. Bu ülküyle çocuklarımızı yetiştirdiğimizde bambaşka bir Türkiye ve bambaşka bir dünya göreceğiz. Her biriniz ne olur kendinizin değerinizin farkında olun. Dünyanın geleceğini, Türkiye’nin geleceğini yetiştirdiğinizin farkında olun. Sizin yetiştirdiğiniz tek bir çocuk, belki de ülkenin kaderini değiştirecek” diye konuştu.
“TEKNOLOJİ İLETİŞİMİ ELİMİZDEN ALABİLİYOR”
Teknolojinin iletişimi ele geçirdiğini ifade eden Tongar, “Günde hiçbir işimiz yokken, 80 ila 100 arası telefonu elimize alıyormuşuz. İş böyle olunca da sağlıklı bir ilişki kuramıyoruz. Doğurmuş olmak bir çocukla anne çocuk ilişkisi kurmaya nasip olmuyor. Doyurmuş olmak bir çocukla baba çocuk ilişkisi kurmaya nasip olmuyor. Annenin hayatta olması çocuğuyla ilişki kurmasına yetmiyor, gayret göstermek gerekiyor. Anne babalar olarak, çocuklarımızın hayatlarındayız ama gerçekten hayatta mıyız bunu sorgulamamız lazım. Gerçekten iyi bir anne miyim, iyi bir baba mıyım diye anlamak isterseniz, bugün ölseniz çocuğumla şunu yapardık diyebildiğiniz bir şey olsun elinizde” dedi.
Konuşma sonunda Yazar Hatice Kübra Tongar, sevenlerinin ve okurlarının kitaplarını imzalayarak onlarla fotoğraf çektirdi.
Sağlık
Diş ve diş eti problemleri, şeker hastalığını tetikleyebilir

Diş ve diş eti hastalıklarının tüm yaş gruplarının yaşam kalitesinde önemli kayıplara yol açtığına dikkat çeken Uzm. Dt. Elif Banu Özkan, “Diş ve diş eti hastalıkları; şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, büyüme-gelişme geriliği, erken doğum gibi birçok sağlık sorununun gelişmesinde rol oynar” dedi.
Türkiye’de bilimsel diş hekimliği eğitiminin 22 Kasım 1908 tarihinde başlaması sebebiyle 1996 yılından itibaren her yıl 22 Kasım gününün “Türk Diş Hekimleri Günü” ve bugünü içine alan haftanın da “Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası” olarak kutlandığını dile getiren VM Medical Park Bursa Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü’nden Uzm. Dt. Elif Banu Özkan, bilgilendirmelerde bulundu.
“Şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları gibi sorunları tetikleyebilir”
Tüm yaş gruplarının hayat kalitesinde önemli kayıplara yol açan diş ve diş eti hastalıklarının; şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, büyüme-gelişme geriliği, erken doğum gibi birçok sağlık sorununun gelişmesinde rol oynadığını gösteren kanıtların sayısı her geçen gün arttığını dile getiren Uzm. Dt. Özkan, “Oysa toplumun en sık görülen sağlık problemi olmaya devam eden diş ve diş eti hastalıkları; önlenebilir, kontrol edilebilir ve tedavi edilebilir hastalıklar grubunda yer almaktadır. Ağız diş sağlığı problemlerinin açığa çıkmadan önce koruyucu önlemlerle engellenmeleri, hastalıklar açığa çıktığında ise hızlıca tedavi edilmelidir. En basit ve en etkili koruyucu yöntemlerin başında ağız hijyenini sağlamaktır. Ağız hijyeni; diş fırçalama, dil fırçalama ve ara yüz fırçası veya diş ipleriyle diş arası temizliğinin yapılmasıdır. Dişlerimizi günde 2 defa, en az 2 dakika süreyle fırçalamalıyız. Bu fırçalama her dişin yüzeyine 5-6 darbe gelecek şekilde yapılmalıdır. Ağız ve diş sağlığı için ağız hijyenini sağlamak kadar, tüketilen gıdaların doğru seçilmesi de önemlidir. Özellikle karbonhidrat ve şeker içeren gıdalardan, asitli içeceklerden uzak durmak gereklidir. Bu tarz gıdalar bakteri oluşumunu artırarak diş yüzeyinde gıda tutulumu yapar. Süt ve peynir ürünlerinin düzenli tüketilmesi, tükürük içinde bakteri oluşumunu azaltarak dişlerin çürümesi riskini azaltır. Bu ürünlerin vücudumuz için gerekli olan kalsiyum ihtiyacını karşılamanın yanı sıra, diş çürüklerini önleyici etkisi de vardır. Özellikle yeni başlayan diş çürüklerinin remineralizasyonunu sağlarlar. Tükürük akışını uyararak dişlerin arasındaki gıda artıklarının uzaklaştırılmasını kolaylaştırır” dedi.
“Planlı gebeliklerde ağız sağlığı kontrolü yapılmalı”
Ağız ve diş sağlığının vücut sağlığının önemli bir parçasını oluşturduğunu, dolayısıyla her dönemde önemli olduğunun altını çizen Uzm. Dt. Özkan, “Özellikle planlı gebeliklerde ağız sağlığının kontrolü mutlaka yapılmalı ve gebelik süresince oluşabilecek, müdahale gerektirebilecek can sıkıcı durumların önüne geçilmelidir. Gebelik öncesi ağız ve diş problemlerinin tedavi edilmemesi, erken doğum veya düşük doğum ağırlıklı bebek sahibi olma riskini artırır. Gebeliğin ilk aylarında kusmalar sonucu oluşacak asit atakları, anne adayının ağzında var olan çürükleri tetikleyebilir ve yenilerinin oluşumuna sebebiyet verebilir” ifadelerini kullandı.
Güncel
Gemlik Belediyesi’nden diyabet farkındalığı

Gemlik Belediyesi, Dünya Diyabet Günü’nde Gemliklilerin kan şekerini ölçtü.
Gemlik Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü ekipleri, Dünya Diyabet Günü’nde farkındalık oluşturmak amacıyla çarşı meydanında ücretsiz şeker ölçümü gerçekleştirdi. Yaklaşık 500 kişiye şeker ölçümü yapılırken binlerce bilgilendirici broşür Gemliklilere dağıtıldı.
Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan’ın göreve gelir gelmez ilk icraatlarından birinin de sağlık ekibi kurmak olduğunu ifade eden Gemlik Belediyesi Sağlık İşleri Müdürü Dr. Veteriner Hekim Hakan Uğur, bu ekip sayesinde vatandaşa çok sayıda sağlık hizmetini verebildiklerini ifade belirtti.
Şeker hastalığının her yaş grubunda görülebildiğini belirten Gemlik Belediyesi Sağlık İşleri Müdürü Dr. Veteriner Hekim Hakan Uğur, “Kentlerdeki sağlıksız yaşam, fiziksel aktivitenin azalması gibi nedenler diyabeti tetiklemektedir” dedi. Diyabetin böbrek, kalp, sinir hastalıkları ile görme kaybına neden olduğunu belirten Uğur, “Kan şekerini hızla yükseltmeyen baklagil ve tahılları tüketmeli, sadece karbonhidrat değil, protein içeren süt, yoğurt, yağsız et ürünleri, tavuk ve balık gibi besinler tüketmeliyiz. Doğru beslenerek ve hareket ederek diyabetten korunabiliriz” şeklinde konuştu.
Sağlık
Boğaz ağrısına iyi geliyor, faydası 1 tatlı kaşığında saklı

Uzman Diyetisyen Veysel Ciğerli, kış mevsiminde görülme sıklığı artan boğaz ağrısına dair doğal çözümleri açıkladı.
Kış mevsiminde artış gösteren boğaz ağrısı hakkında konuşan Medicana Bursa Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Veysel Ciğerli, ağrıya karşı vücudu koruyan doğal çözümleri açıkladı. Boğaz ağrısının doğal yollar ile de tedavi edilebildiğini aktaran uzman isim boğaz ağrısına ve tahrişine iyi gelen yöntemleri sıraladı.
Enfeksiyonların yol açtığı boğaz ağrısına zaman zaman ateş, öksürük, burun akıntısı, hapşırma, bulantı ve baş ağrısının da eşlik ettiğini dile getiren Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Veysel Ciğerli, “Boğaz ağrısına, virüslerin varlığı, bakteriyel enfeksiyonlar ve diğer dış etkenler sebep olabilir. Viral enfeksiyonların sebep olduğu boğaz ağrısı, tıbbi tedavi uygulanmakla beraber, bazen de kendiliğinden düzelen bir durumdur. Bakteriyel enfeksiyonlardan kaynaklanan boğaz ağrısı ise antibiyotik ilaçlar veya besinler yardımıyla tedavi edilmektedir. Bunun haricinde yeteri kadar dinlenmek, uyumak, yüksek sesle konuşmamak da boğaz ağrısıyla başa çıkmanın yollarındandır” diye belirtti.
Boğaz ağrısına ne iyi gelir
Boğaz ağrısını hafifleten ve ağrıya iyi gelen besinler hakkında bilgi veren Ciğerli, “Sık sık su tüketimi boğazın kurumasını ve tahriş olmasını önlemektedir. Zencefili 1 tatlı kaşığı bal ile karıştırıp sabahları tüketebilir. Asetik asit içeriğinden dolayı sirke boğazdaki bakterileri etkisiz hale getirmeye yardımcı olur. 1 çay bardağı ılık suya atılmış 2 çorba kaşığı sirke ile gargara yapmak yeterli olacaktır” diye açıkladı.
İyotsuz tuz ile yapılan gargaranın bakteriler ile savaşmada etkili olduğunun altını çizen Ciğerli, “1 fincan ılık suya 1 çay kaşığı iyotsuz tuz atılarak hazırlanabilir” dedi.
İltihaplanmayı önlüyor
Antienflamatuvar özelliğiyle ıhlamurun iltihaplanmayı önlediğini sözlerine ekleyen Ciğerli, ”Ihlamur iltihaplanmayı önler ve doğal antienflamatuvar özellik gösterir. Ihlamur çayı tüketimi de boğaz enfeksiyonlarıyla başa çıkmada etkili olacaktır. Soğan ve sarımsak da en güçlü doğal antibiyotik kaynaklarındandır. Bu besinlerin tüketimi hem viral hem de bakteriyel enfeksiyonlarla başa çıkmada son derece önemlidir” ifadelerine yer verdi.
- Genel3 gün ago
Çeşme suyunda problem yoksa buyurun siz için
- Güncel2 gün ago
Ak Parti Gemlik Belediye Meclis üyesi aday adayı GCA gümrük müşavirliği ve lojistik yönetim kurulu başkanı Sakin Avcı
- Genel7 saat ago
Uludağ Elektrik,Öğrencilerin geleceğini aydınlatıyor
- Ekonomi6 gün ago
KİGDER seminerleri tam gaz sürüyor
- Dünya1 hafta ago
New York’ta Filistin için protesto!
- Genel3 hafta ago
Bursa semalarındaki esrarengiz helikopter!
- Dünya2 gün ago
ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNin KUDÜS PROGRAMI ASIM KOCABIYIK KÜLTÜR MERKEZİNDE
- Yaşam6 gün ago
Demircili kadınlar Manisa’yı gezdi